Konut Kredisi Kullanacaklara Kritik Uyarı

Konut kredisi kampanyası ev hayali kuranlar için büyük bir fırsat sundu. Ancak gerek konut kredisi kampanyalarında gerekse ev alırken dikkat edilecek kritik noktalar bulunuyor.

Son dönemde konut ve taşıt sektörü, yoğun şekilde kampanya düzenliyor. Kampanyalardaki ana hedef ise vatandaşın kendisine önerilen paketlerden birini seçerek konut veya otomobil edinmesini sağlamak olarak öne çıkıyor.

Ancak bazen kampanyalar beklenmedik bir şekilde hüsranla sonuçlanabiliyor. Bu durumda kampanyalarda uyulması ve dikkat edilmesi gerekilen kritik hususlar bulunuyor. 

Özellikle Maliye ve Hazine Bakanlığı tarafından desteklenen bazı kampanyalarda vatandaşlara düşük faizle kredi kullandırılması amaçlanıyor. Bu sistemde kredi kullanımında fırsatçılığın doğması gibi tehlikeli durumlar da ortaya çıkabiliyor.

Buna örnek olarak, faiz oranlarının düşmesini fırsat bilen gayrimenkul sahiplerinin konut fiyatlarına zam yapması verilebilir.

Denetimsiz bir şekilde gayrimenkullerin fahiş fiyatlarda satılması, vatandaşlara Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK) başta olmak üzere çeşitli kurumlara başvurarak şikâyette bulunmasına olanak tanıyor. 

Rastgele Fiyat Artırılamaz

Bu tarz hususlarda 22 Mayıs 2015 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Tüketici Kredisi Sözleşmeleri Yönetmeliği dikkate alınmalı.

Çünkü konut veya otomobil sektöründe özellikle belli bir nakit akışı olmayan vatandaşlara kullandırılan krediler birer tüketici kredisi olup yapılan sözleşmeler bu yönetmelikte düzenleniyor.

Bu yönetmelik, vatandaşlara önerilen kredi kampanyalarında meydana gelebilecek fırsatçılığı da önlemekte ve yapılan usulsüzlüklere de cezai işlem uygulamakta.

Buna göre yönetmelik kapsamında vatandaşların dikkat etmesi gereken hususlar şunlar:

• Tüketici, 14 gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin tüketici kredisi sözleşmesinden cayma hakkına sahiptir. Cayma hakkı süresi, sözleşmenin kurulduğu tarihte başlar.
• Ancak sözleşmenin bir örneğinin yazılı olarak veya kalıcı veri saklayıcısı ile tüketiciye verildiği tarihin sözleşmenin kurulduğu tarihten daha sonra olması durumunda, bu süre, tüketicinin sözleşmenin bir örneğini aldığı tarihten itibaren başlar.
• Konut ve otomobil alımında, vatandaşlara yönelik yapılan düşük bütçeli kampanyalarda vatandaşların oldukça dikkat etmesi gerekmektedir zira bu alanda çok fazla dolandırıcılık yapılmaktadır. 
• Genellikle dolandırıcılık aşamasında vatandaşa konutu ya da otomobili alması için onun adına kredi çıkartabileceği vaadiyle para istendiğinde şunu bilmek gerekir: Kanunen kimse, vatandaşın kişisel bilgilerine sahip olsa dahi, onun adına kredi başvurusu yapamaz ve kredi çıkartamaz.
• Bu durumda kredi veren bankaların da sorumluluğunun bulunduğunu bilmek gerekir. Veya üçüncü bir şahıs, bankaların vatandaş hakkında vereceği kredi kararını değiştiremez çünkü bankalar kredi verme kararı onaylarken vatandaşın sahip olduğu Kredi Kayıt Bürosu raporuna ve gelirine bakmaktadır.
• Bu sebeple bu hususlar vatandaşların konut ya da otomobil alırken kredi kullanmaları durumunda dikkat etmesi gereken hususlar olup gayrimenkul dolandırıcılığına karşı kendilerini koruma altına almaları gerekmektedir.
• Vatandaşın satın alacakları bölgedeki pazar analizinin doğru yapılarak bölgenin rayiç fiyatlarını doğru tespit edilmelidir. Firmaların peşin satışlarda yaptıkları yüksek indirimler ile fiyatların gerçekten cazip olup olmadığını anlamaları gerekmektedir. 
• Vatandaş fahiş fiyatlardan dolayı eğer bir şekilde haksızlığa uğradığını düşünüyorsa; bir tüketici olarak Tüketiciyi Koruma Kanuna dayanarak Kamu Denetçiliği Kurumu’na başvurabilir ya da kanundaki belli haklarını kullanarak mahkemeye/savcılıklara başvurabilir. 
• Fahiş fiyatları ise Ticaret Bakanlığı nezdinde yapacağı ihbar ile bildirerek denetim talep edebilir.

Tüketici Hakları

Kampanyadan istediğini elde edemeyen veya ayıplı bir şekilde konut/otomobil alan tüketicinin 6502 sayılı Tüketiciyi Koruma Kanunu’na göre seçimlik hakları bulunmaktadır. Bu hakları:

• Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
• Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme.
• Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.
• İmkân varsa satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme.